24 Eylül 2015 Perşembe

Anadolu Takımlarını Küçümsemenin Yeni Yolu: 1-9-1


3 büyük İstanbul takımının herhangi bir mensubunun, karşılaştıkları Anadolu takımlarına karşı küçümseyici ifadeler kullanması, geçmişte tanık olduğumuz futbol geleneklerinden olmuştur.

"Zaten beraberliğe gelmişler!"
"Futbol adına hiçbir şey yapmadılar!"
"Dertleri oyunu oynatmamaktı zaten!"

ve sair. Bunların daha sert dozajlı olanlarını da taraftarlar bazında duymuşuzdur:

"Şunlara bak formalarını sulu boyayla yazmışlar!"
"1 puanı maçtan önce versen hemen üstüne atlarlar!"
"Bu takımlar komple ülkeye zarar!"

gibi. Biraz iyi oynasınlar o zaman da klişe tepkiyi görürler: "Sanki şampiyon olacaklar şu hırsa bak!"

Bunlara bir yenisi Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım tarafından eklendi. Lig tarihinde 19 kez şampiyonluğa ulaşmış bir takımın başkanının Anadolu kulüplerinden neden şikayetçi olduğunu açıkçası anlamış değilim. Yıldırım, rakiplerin futbol oynatmamayı amaçladığını, 1 puana sevindiklerini ama aslında sevinmemeleri gerektiğini ve büyüklere karşı 1-9-1 ile oynadıklarını belirtti. Daha önce hakem odası basma konusunda gerekirse eyleme geçeceğini söyleyen, üstelik bunu dile getirirken de utanma, sıkılma yaşamayan bir insanın bu tavrı sadece kişisel bir kibri değil aslında 3 İstanbul devinin de diğer 15 (hadi olsun 13) takıma bakışını da temsil ediyor.

"Anadolu Takımı" tabiri, içine İstanbul'un ilçe takımlarını ve Trakya kulüplerini de dahil ederek dilimize yerleşmiş olan tanımlama. Başka ülkelerde bu tip bir ayrım var mıdır bilinmez. Sanmıyorum. Bu etiketi en başından beri ötekileştirme maksatlı kullanan medya da söylemin popülerleşmesinde bir hayli katkıda bulundu.

Anadolu takımlarından istenen açık oynamaları. Bunu yaparken de tehlike oluşturmamaları şart. Açık oynayacaksın ki aslında kaliteden yoksun olan o 3 Büyükler sana bol gol atabilsin, göz boyayabilsin. Hep bir şeyler isteme lüksüne İstanbullular sahip oluyor.

Galatasaray'ın 20, Fenerbahçe'nin 19, Beşiktaş'ın 13 şampiyonluğu olduğu ligden memnuniyetsiz olanlar yine bu üçü.

Bu satırlar yazılmadan kısa süre önce de Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, şampiyonluk yolundaki en büyük rakipleri olarak Osmanlıspor ve Çaykur Rizespor'u gördüğünü söyledi. Ezeli rakiplerine Anadolu takımları üzerinden laf dokundurma çabasıdır bu da. Yani olan yine gariban Anadolu'ya oldu.

Daha uzun uzun yazılabilir bu haksızlıklar üzerine. Bu son iki demeç saklanan küçümsemeyi hortlattı. Futbolumuzun adil bir mücadeleye, şehir taraftarlığına ihtiyacı var. Gelecek nesiller bunu başarabilir mi tahmin etmek zor. Yalnız şu yakın dönem içinde futbol sevgisi taşımayan, popülerlik merakı figürler futbol dünyamızda yer kaplamaya devam edecek gözüküyor ne yazık ki!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder