31 Aralık 2017 Pazar

Kaldığımız yerden devam edelim hocam


Roberto Mancini, Cesare Prandelli, Hamza Hamzaoğlu, Mustafa Denizli, Jan Olde Riekerink, Igor Tudor...

Fatih Terim'in 2013'teki olaylı ayrılığı sonrası Galatasaray'da görev yapmış teknik direktörler yukarıdaki isimler. Ünal Aysal'ın anlamsız bir ego savaşına girip yaşanması yüksek ihtimal olan bir Galatasaray hanedanlığını çöp etmesini hala unutmadık. Ardından kısa süreli bir Duygun Yarsuvat dönemi geçirdi camia. 3 kupalı güzel insan Hamza Hamzaoğlu da bu zaman diliminde yer aldı. Saydığım isimler içinde en iyisiydi. Dursun Özbek'in başkanlığa gelişi ile bu muhtemel hanedanlık da yıktırıldı. Sonrası malum, defalarca yapılan hatalar, hatalar...

21 Aralık 2017. Saat: 23:00... Twitter ana sayfamda takılırken Terim'in şimdiden tarihe kazınan "Nerede kalmıştık...@Galatasaray" tweet'ini gördüm. Bir an bunun eski tweet'in RT'lenmesi olarak algıladım ilk önce. Ancak sonradan zihnimde hızlıca bir geçmiş taraması yaptığımda böyle bir şeyi hatırlamadığımın ve Hoca'nın da zaten 2 tweet'inin olduğunun ayırdına vardım. Peşinden gelen rüzgar gibi 10 gün ve bugündeyiz.

Fatih Terim hasretle, özlemle geçen 4 yılın ardından yuvasına döndü. Bu 4 yıl her iki taraf için de çok ama çok sancılıydı. Galatasaray 2014-15 hariç, hüsran dolu sezonlar geçirirken Terim de Milli Takım'da türlü türlü olayların içindeydi. Ya da bu olaylarla mücadele etmek zorundaydı. Son kebapçı hadisesi de kendisine yakışmamış ve 3. Türkiye döneminin sonunu getirmişti.

Terim futbol dünyamızın hep en çok tartışılan, konuşulan ismi. Son olayında ben de çok tepkiliydim kendisine. Ancak bir yere kadar oluyordu bu eleştiriler. Neticede 20'de 6 şampiyonlukla göğsümüzdeki bir yıldız onunla gelmişti. O Galatasaray'ın "Aslan Gibi" kimliğinin yaratıcısıydı. Onun varlığı, coşkulu anlayışı Galatasaraylılar'ın her görmek istediği bir profildi. Dursun Özbek sonunda doğru bir iş yapmayı başardı. Tabi seçim kararı alıp Fatih Hoca'yı getirmek bir manevra mı bunu zaman gösterecek. Lakin taraftar artık hocasına sahip çıkar. Özellikle bu seferki gelişinde "Oh be! Yuvamın tadı bir başka" diyor duruşu ile. Yönetimin arka oyunlarına, saçma sapan kararlara kurban gitmezse bu sefer daha gösterişli bir destan yazabilir. Zaten imza töreninde de "bir hayalden" bahsetti durdu. Evet biz de hayal ediyoruz. Bekliyoruz. İnanıyoruz.

Yılın son yazısını Fatih Terim için yazdım. 2018'de nice güzel ve başarılı günler dileğiyle. Bir kez daha hoş geldin hocam. Hoş geldin. Ne iyi ettin...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder