30'lu ve 40'lı yıllarda Galatasaray, büyük bir çıkmaz içine girmiş, bu zor zamanlar şampiyonluklardan uzaklaşmanın yanında Güneş Spor Kulübü'nün kurulması ile büyük bir kopuşa da yer verecekti.
Önce Gündüz Kılıç sonra da Metin Oktay bu makus talihe derman olacaktı. Baba Gündüz ve Taçsız Kral'ın "el ele" çıktıkları bu yol sonunda Galatasaray kazanma alışkanlığını 1973'e kadar sürdürecekti. Bu noktada başlayan ikinci kötü dönemi ise 1987'de Derwall tamamen sona erdirecekti.
Gündüz Kılıç'ın 7 Mart 1961'de Galatasaray mecmuası için Metin Oktay'ı anlattığı yazısının bir kısmı;
"... Real Madrid menajeri Metin'i almak için 800.000 liralık bir teklifte bile bulundu. Fakat Metin çok ısındığı Galatasaray'dan ayrılmaya niyetli değildi. 'Kulübüme karşı daha çok vazifelerim var, inşallah daha ileride Galatasaray bana hakkını içten helal ettiği gün belki giderim,' diyordu. Metin 1955'den beri kulübünün şampiyonluklarında büyük roller oynarken (her sene) riyazi bir kat'iyyet gibi gol kralı olup duruyordu.
Çok az insan isminin ifade ettiği mana karakterine ve yapısına Metin'inki kadar uyar. Metin sahalarda burnunun dibinden ayrılmayan rakipleriyle, dışarıda ise yakasını bırakmayan binbir dertle uğraşırken cidden hayret edilecek kadar metindir. Onu sevmeyen arkadaşı yoktur. Onun geri çevirdiği, boş döndürdüğü yardıma muhtaç birisi işitilmemiştir. Küçüğünü seven, büyüğünü sayan çok asil yürekli bir gençtir Metin... Gurur, kibir ve azamet bir an bile ondan yüz bulamazlar.
..."
(Kılıç'ın yazısı Mehmet Yüce - Romantik Yürekler'den alıntıdır.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder