4 Haziran 2019 Salı

İhtiyat


https://medyanotu.com/ihtiyat/

UEFA Şampiyonlar Ligi final maçında Tottenham Hotspur’u 2-0 yenen Liverpool tarihindeki 6. zaferini elde etti. Maçın beklentilerin altında kalması çoğu futbolseveri üzse de bu durumu mazur görmemiz gereken bazı noktalar vardı.

Birincisi maçın evvelinde yer alıyor. En temel etken final öncesine gelmeden tanık olduğumuz tarihi maçlar, unutulmaz eşleşmelerdi. Seviye öyle bir noktaya çıkmıştı ki iki takım için de sezonun bu son maçında ve üstelik ucunda Avrupa’nın dev kupasının olduğu kapışmada yeni çılgınlıklara gerek yoktu. Taktiksel açıdan istediklerini sahaya yansıtabilen takım mutlu sona ulaşacaktı. Maçın diğer şanssızlığı ise çok erken bir golün bulunmasıydı. Henüz 20 saniyede çıkan penaltı kararını 2. dakikada gole çevirmeyi başaran Salah ile Liverpool topu rakibine bıraktı ve tamamen disiplinli bir şekilde sabretmeye koyuldu. Eğer 15-20 dakikalık sürede 0-0 oyununu izleyebilseydik şüphesiz ki daha aksiyonu bol bir mücadeleye tanık olabilirdik.

Moura sürprizi

Liverpool’un bu anlayışına karşı Tottenham da elle tutulur bir cevap veremeyince ilk yarı birçok kişi tarafından haklı biçimde yerin dibine gömüldü. Yarı final rövanşında Ajax karşısında hat-trick yaparak final biletini getiren Lucas Moura’nın Pochettino tarafından yedek başlatılması da bir hayli konuşuldu. 66. dakikada oyuna girdikten sonra Spurs’un canlanması ‘ilk 11’de olmalıydı’ yorumlarının iyice artmasına neden oldu. Menajer Mauricio Pochettino ise kararlarından pişman olmadığını belirtti maç sonunda: "Asıl sorun sizin bir tarihi drama yaratıyor olmanız. Bu bir drama değildi. Bu Harry Kane'in, Son'un ya da Moura'nın oynamasıyla ilgili değildi. Bunlar önemli ya da önemsiz şeyler. Bunlar bir karardı. Tabii ki Harry Kane 1 aylık sakatlıktan sonra oyunu sorunsuz bitirdi. Diğer oyuncular gibi o da gol atamadı. Bu üzerinde durulması gereken bir nokta değil. Kararlarımın analizler sonucunda alındığına yemin edebilirim. Bundan dolayı pişman değilim."

Oh be Alisson varmış!

Maçında son diliminde Tottenham, ataklarını sıklaştırırken devreye giren isim Liverpool’un Brezilyalı eldiveni Alisson’du. Geçen yıl finalde Karius krizini yaşayan Kırmızılar, bir kaleciye gerekirse 75 milyon da verilebileceğini huzurla kanıtlamış oldu. Ligin ikinci yarısında form düşüklüğü yaşamasına karşın Alisson elindeki bu 90 dakikalık fırsatı iyi değerlendirerek kendisine güvenenleri mahcup etmedi ve manevi anlamda ödülünü de birçoklarınca maçın oyuncusu gösterilerek aldı.


Klopp’un siftahı

Artık bir final daha kaybetmek istemeyen Liverpool’un menajeri Jürgen Klopp da İngiliz ekibindeki siftahını da bu dev kupayla gerçekleştirmeyi başardı. Günümüzün acımasız dünyasında ‘loser’ etiketinin bu sefer üzerine yapıştırılmasına razı olmayan Klopp, ihtiyatlı ve disiplinden kopmayan anlayışını sahadaki ekibiyle iyi bir şekilde yansıtarak sonuca gitti. Belki böyle olmasını istemezdi ama yaşadığımız futbol ortamı bunu ona zorladı. Bu sezon kritik golleri ile az ama öz atan Origi ikinci golü kaydettiğinde Klopp da derin bir nefes çekti.

Unutulmaz sezonu unutulmaya yüz tutabilecek bir maçla kapattık Şampiyonlar Ligi’nde. Uğruna mücadele edilen şey artık sadece kupa değil. Para ödülleri katlandıkça, sosyal medyanın baskısı arttıkça tedbirli finalleri görmeye devam edeceğiz şüphesiz. Bunu Liverpool geçen yıl öğrenmişti zaten. Dolayısıyla en çok da onlar biliyor…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder